Bebeğinizin kendi ismine olumlu tepki vermesi, dil ve bilişsel gelişimin önemli kilometre taşlarından biridir. Genellikle 6–9 aylık dönem arasında bebekler “isimlerini duyduklarında” başlarını çevirir, göz kontağı kurar ve tepki verirler. Bu süreç, çocuğun çevresindeki sesleri ayırt edebilme becerisinin bir göstergesidir. Rehber Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi uzmanları, bu dönemi takip ederek her bebeğin bireysel hızını göz önünde bulundurur ve ailelere rehberlik eder.

İlk adımda, bebeğinizin işitme fonksiyonlarının sağlıklı olduğundan emin olmak gerekir. İşitme Kaybı küçük yaştaki fark edilmeyen sorunlardan biridir; erken dönemde yapılan taramalarla İşitme Kaybı riskini ortadan kaldırmak, bebeğin ismine verilen tepkiyi doğrudan etkiler. İşitme taramasının ardından uygulanan İşitme Eğitimi programları, bebeğin sesleri tanıma ve ayırt etme becerisini güçlendirir. Düzenli İşitme Eğitimi, ilk adımlardan itibaren doğru işitsel yönlendirmeyi sağlar.

İsim tepkisi aynı zamanda bilişsel gelişimle de yakından bağlantılıdır. Zihinsel Gelişim testleri, bebeğinizin sesleri algılama, anlama ve tepki verme süreçlerini değerlendirir. Erken dönemde yapılan Zihinsel Gelişim çalışmaları; işitsel, görsel ve sosyal uyaranlara verilen yanıtları ölçer ve Zihinsel Gelişim haritalarınızı oluşturur. Bu sayede, bebeğinizin bireysel hızına uygun adımlar planlanır.

Bebeğinizin ismine tepki vermeye başlaması, aynı zamanda iletişim becerilerinin temelini oluşturur. Eğer bu süreçte gecikme veya zorlanma gözlemlerseniz, Dil Konuşma Güçlüğü değerlendirmesi faydalı olabilir. Dil Konuşma Güçlüğü erken dönemde tespit edilirse, müdahale şansı yükselir. Uzmanlarımızın yönettiği Dil Konuşma Terapisi seansları, isim projeksiyon oyunları ve ses tekrarı egzersizleriyle Dil Konuşma Terapisi süreçlerini destekler. Ayrıca, Kekemelik gibi akıcılık sorunları riski taşıyan çocuklarda, Kekemelik odaklı ritim ve nefes kontrolü çalışmalarıyla ilerleme sağlanır.

Duyusal-motor becerileri de işin içine kattığınızda, Fizyoterapi destekleri devreye girer. Fizyoterapi seanslarında ağız ve yüz kaslarınızın koordinasyonu güçlendirilir; böylece ses çıkarma ve tepki verme hareketleri daha kontrollü hale gelir. Bebeğinizin duruş ve denge becerilerini destekleyen Fizyoterapi, aynı zamanda sosyal oyun aktiviteleriyle entegrasyon sağlayarak ilerleme kaydettirir. Düzenli Fizyoterapi, adım adım motor-sensorimotor gelişimi pekiştirir.

İsim tepkisinin okul öncesi dönemde kalıcı kazanıma dönüşmesi için Akademik Eğitim Desteği önem kazanır. Akademik Eğitim Desteği programlarımız, isim tanıma ve hayatında sık karşılaştığı nesnelerin isimlerini eşleştirerek Akademik Eğitim Desteği yöntemlerini oyunla harmanlar. Aynı zamanda, okuma-yazı hazırlık süreçlerinde Disleksi ve Özel Öğrenme Güçlüğü taramalarını da entegre ederiz. Disleksi riski saptanan çocuklar için özel materyaller, Disleksi destekli oyunlar ve etkileşimli uygulamalar sunulur. Özel Öğrenme Güçlüğü şüphesi durumunda ise aile odaklı rehberlik ile Özel Öğrenme Güçlüğü çözümleri hayata geçirilir.

Bebeğinizde gözlemlenen tepkisel gecikmeler, bazen daha geniş bir çerçevede Yaygın Gelişimsel Bozukluk veya Otizm işaretleri de taşıyabilir. Yaygın Gelişimsel Bozukluk değerlendirmeleri; sosyal etkileşim, göz kontağı ve tekrarlayıcı davranış paternlerini inceler. Eğer bu alanlarda da farkındalık oluşursa, Otizm kriterlerine uygun multidisipliner taramalar yapılır. Erken dönemde yakalanan Otizm ve Yaygın Gelişimsel Bozukluk riskleri, zamanında müdahale planlarının oluşturulmasını sağlar.

Bebeğinizin ismine verdiği yanıt, dil ve bilişsel gelişimin önemli bir göstergesidir. Gelişim basamaklarında herhangi bir gerilik ya da farklılık hissettiğiniz anda, Rehber Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi uzmanlarıyla iletişime geçebilirsiniz. Çocuğunuzun işitsel, motor ve bilişsel becerilerini; İşitme Eğitimi, Fizyoterapi, Dil Konuşma Terapisi, Akademik Eğitim Desteği ve diğer tüm alanlarda kapsamlı programlarla destekleyerek, her adımda yanınızdayız.